Covid-19 (Coronavirüs) salgının ülkemizde görülmesi ile birlikte kamuoyunu en çok meşgul eden konulardan biri de gıda, dezenfektan, kolonya, maske ve eldiven gibi ürünlerde yaşanan fiyat artışları ve tedarik sürecinde yaşanan sıkıntılar olmuştur. Özellikle deprem, afet, salgın hastalık gibi olağanüstü koşullarda karşılaşılan talebi yoğun ürünlerin ve bu ürünlerin üretiminde kullanılan hammadde ve diğer girdilerin piyasaya arzını geciktiren, erteleyen, aksatan veya olağanüstü fiyat artışlarına sebep iyiniyetli olmayan uygulamalarla son dönemde sıkça karşılaşılmıştır.
17 Nisan 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covıd-19) Salgınının Ekonomik Ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Torba Kanun”) ile 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’da (“Kanun”) değişiklikler öngörülerek piyasanın olağan akışını bozan, piyasa aksaklıklarına sebep olan ve kamunun genel menfaatine uygun olmayan haksız ve rekabeti bozucu faaliyetlerin engellenmesi amaçlanmıştır.
Kanun’a getirilen düzenleme ile fahiş fiyat artışı ve stokçuluk faaliyetlerine karşı uzun zamandır gündeme gelen yaptırımlar hukuki dayanağa kavuşturulmuştur. Bu kapsamda üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında aşırı artış yapılamayacak, piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamayacaktır. Bu düzenlemelere aykırılık halinde idari para cezası ile yaptırım gücü ve denetim ve incelemelerde bulunma yetkisi ise Kanun’da oluşturulacağı hüküm altına alınan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’na (“Kurul”) verilmiştir.
28 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu Yönetmeliği (“Yönetmelik”) ile Kurul’un oluşumu, görev ve yetkileri ile üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerin fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarının denetlenmesine ve idari para cezalarının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlenmiştir.
Yönetmelik ile olağanüstü hal, afet ve ekonomik dalgalanma dönemleri ile diğer acil durumlarda üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından satışa sunulan ve kamunun beslenme, sağlıklı yaşama ve korunma gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için zorunlu olan mal ve hizmetlerin fiyatında girdi ve diğer üretim maliyetlerindeki artış gibi haklı bir sebebe dayanmaksızın yapılan aşırı ve adil olmayan artış, fahiş fiyat artışı; piyasada darlık yaratan, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozan faaliyetleri ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyen faaliyetleri ise stokçuluk olarak tanımlanmıştır.
Bu düzenlemelere aykırılık halinde Kanun’da ve Yönetmelik’te; bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş fiyat artışı gerçekleştirenlere 10.000 Türk Lirasından 100.000 Türk Lirasına kadar ve piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunanlara 50.000 Türk Lirasından 500.000 Türk Lirasına kadar idari para cezası öngörülmüştür.
Yönetmelik’in yürürlüğe girmesi ile birlikte idari para cezalarının uygulanmasının hız kazanacağı açıktır. Bu noktada Torba Kanun’un yürürlük tarihi olan 17 Nisan 2020 tarihinden önce fahiş fiyat artışı uygulamaları hakkında Ticaret Bakanlığı’na yapılan başvuruların, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve ikincil mevzuatı kapsamında Reklam Kurulu tarafından sonuçlandırılacağı belirtmek isteriz.