06 Aralık 2022

Anayasa ile koruma altına alınan “Sosyal Güvenlik” ilkesi kapsamı içerisindeki en önemli kurumlardan biri de emekliliktir. Bu itibarla ülkemizde sigortalılar ilgili mevzuat kapsamında yer alan belirli şartları taşıyarak emekli olabilmekte ve dolayısıyla emeklilik aylığına hak kazanabilmektedir.

Bu kapsamda günümüzde emekliliğe hak kazanmak ve emekli aylığı alabilmek için 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun (“Sosyal Sigortalar Kanunu”) öngördüğü şartları taşımak gerekmektedir. Sosyal Sigortalar Kanunu’nun yürürlük tarihinden önceki 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu (“506 sayılı Kanun”) ise istisnai birkaç madde haricinde yürürlükten kaldırılmış olup işbu istisnai haller haricinde uygulama alanı yoktur.

Son zamanlarda en çok tartışılan konulardan biri de emekli olmak için gerekli şartları taşıyan sigortalıların emeklilik aylığına hak kazanabilmesi için Kanun kapsamında aranan işten ayrılma kriteridir. Bu kriter uyarınca, sigortalıların emeklilik başvurusunda bulunabilmesi için Kanun’da aranan şartları taşıması tek başına yeterli olmayıp; aynı zamanda işten ayrılması gerekmektedir. 3 Mart 2021 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi kararı ile ‘işten ayrılma’ koşulunun aranıp aranmayacağı hususunda kamuoyunda bazı soru işaretleri oluşmuş, halk arasında EYT olarak bilinen emeklilikte yaşa takılanlar için düzenleme yapılabileceğinin sinyallerinin verilmesi ile bu konu tekrar gündeme gelmiştir.  

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından, 506 sayılı Kanunu’nun 62. maddesinde yer verilen, aylık bağlanması koşulu olarak aranan ‘çalıştığı işten ayrılma’ koşulunun Anayasa’nın 2., 10., 48., 49. ve 60. maddelerine aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmuştur. Anayasa Mahkemesi 3 Mart 2021 tarihli Resmî Gazete ’de yayımlanan 2019/104 E. 2021/3 K. sayılı, 14 Ocak 2021 tarihli kararıyla özetle; yaşlılık aylığının Anayasa ile güvence altına alınan ‘Sosyal Güvenlik Hakkı’ kapsamında olduğu, bu kapsamda aylık tahsisi talebinde bulunabilmek için birtakım şartların öngörülmesi ile söz konusu hakkın sınırlandırıldığı, sigortalıların hem yaşlılık aylığı alma hem de aktif çalışma imkanının bulunması sebebiyle, işten ayrılma şartının öngörülmesinin sosyal güvenlik sisteminin düzenli işleyişini sağlama bakımından elverişli ve orantılı bir sınırlama olmadığı gerekçesiyle 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun mülga 62. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…çalıştığı işten ayrıldıktan sonra…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

Anayasa Mahkemesi kararı, Resmî Gazete‘de yayınlandığı tarihten itibaren kamuoyunda bir süre büyük yankı uyandırmış olup birçok sigortalıya artık işten ayrılmasına gerek kalmaksızın emeklilik aylığına hak kazanabileceğini; işverenlere ise emekli olan işçileri çalıştırmaya devam etmek zorunda kalacağını düşündürmüştür. Ancak Sosyal Güvenlik Kurumu (“Kurum”) 10.03.2021 tarihinde yayınladığı 2021/5 sayılı Genelge (“Genelge”) ile iptal kararının uygulanabilir olmadığı gerekçesiyle mevcut Kurum uygulamasında herhangi bir değişiklik gerektirmediğini belirtmiştir. Söz konusu Genelge ’de:

  • Anayasa Mahkemesi’nin ilgili kararıyla 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun “Aylığın Başlangıcı” başlıklı mülga 62. Maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…çalıştığı işten ayrıldıktan sonra…” ibaresinin iptal edildiği, ancak aynı Kanun’un “Yaşlılık Aylığından Yararlanma Şartları” başlıklı mülga 60. Maddesinin ‘h’ bendinde “Bu maddede belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için sigortalının çalıştığı işten ayrılması ve yazılı istekte bulunması şarttır.” hükmünü amir olduğu ve işbu bentle ilgili herhangi bir iptal kararı verilmediği,
  • Halihazırda yürürlükte bulunan Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 28’inci maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre, yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için, 4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtildiği üzere, sigortalının çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunması gerektiği,
  • Buna göre, Anayasa Mahkemesince iptal edilen, söz konusu ibarenin yer aldığı maddenin, Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 106’ncı maddesi ile yürürlükten kalkması ve 5510 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden sonra yaşlılık aylığı talebinde bulunan sigortalıların işbu Kanun’a tabi olmaları nedeniyle, yaşlılık aylıklarından yararlanabilmeleri için çalıştıkları işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunma şartı aranacağı, belirtilmiştir.

Yine aynı Genelge‘de, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun mülga olmadan önceki 62.maddesi hükmünün iptal edilmiş olması nedeniyle; Sosyal Sigortalar Kanunu’nun yürürlük tarihi olan 1 Ekim 2008 tarihinden önceki süre içinde tahsis talebinde bulunan sigortalılar için “işten ayrılma koşulu”nun oluşmadığının daha sonra tespit edilmesi halinde ödenen aylıkların iptal edilerek yersiz ödenmiş olan aylıkların tahsili yoluna gidilmeyeceği, yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam edileceği yönünde düzenleme getirildiği ifade edilmiştir. 1 Sosyal Sigortalar Kanunu’nun yürürlük tarihinden sonra ise “çalıştığı işyerinden ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunması” şartı aranacağından, bu şartın gerçekleşmemesi halinde ilgili Genelge’nin 6.5.3 maddesinde2 yer alan yaptırımın uygulanacağı belirtilmiştir.  

Sonuç olarak, kamuoyunda bilinen adı ile EYT yasasında bu konuda bir düzenleme yapılmadığı sürece işten ayrılma şartı gerçekleşmeksizin emekli aylığı bağlanması söz konusu olmayacağı anlaşılmaktadır.

-------

1 6.5.4. Anayasa Mahkemesinin 03.03.2021 tarihli ve 31412 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 14.01.2021 tarihli 2019/104 E., 2021/3 K. sayılı Kararı ile 506 sayılı Kanun’un 62’nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…çalıştığı işten ayrıldıktan sonra…” ibaresinin iptal edilmesi nedeniyle, Kanun’un (5510 sayılı) yürürlük tarihinden önce 4/1-(a) kapsamında yaşlılık aylığı bağlanan sigortalılardan tahsis talebinde bulundukları tarihte işten ayrılma koşulunun gerçekleşmediğinin sonradan tespit edilmesi halinde, söz konusu sigortalılar hakkında işlem yapılmayacak ve aylıkları ödenmeye devam edecektir. Ancak, Kanun’un yürürlük tarihinden sonra yaşlılık aylığı talebinde bulunan sigortalılar Kanun’un “Yaşlılık sigortasından sağlanan haklar ve yararlanma şartları” başlıklı 28’inci maddesinin dokuzuncu fıkrasına tabi olmaları nedeniyle, bu kapsamdakilerin yaşlılık aylıklarından yararlanabilmesi için çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunmaları şartı aranacağından, 6.5.3. maddesinde yer alan hüküm sadece Kanunun yürürlük tarihinden sonra aylık bağlanan sigortalılar için uygulanacaktır. (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2018/38 sayılı Genelge)

2 6.5.3. Sigortalıların tahsis talebinde bulundukları tarihte işten ayrılma koşulunun gerçekleşmediğinin sonradan tespit edilmesi halinde, sigortalılara yersiz ödenen aylıkların tahsili yoluna gidilecektir. Ancak, söz konusu sigortalıların işten ayrıldıkları tarihe kadar geçen hizmetleri dikkate alınarak aylıkları yeniden hesaplanacak ve işten ayrılma koşulunun yerine geldiği tarihi takip eden ay başından itibaren talep şartı aranmaksızın aylıkları yeniden başlatılacaktır. (Sosyal Güvenlik Kurumu, 2018/38 sayılı Genelge)

CLIENT ALERT


For further information, please contact:


YAYLA ALTUFAN KONUKÇU
Attorneys at Law
+ 90 (212) 236 36 44
info@yaklaw.com
www.yaklaw.com

Levent Mah. Sülün Sok. N.23
34330, Beşiktaş/Istanbul

Bu yayın, hukuki gelişmelere ilişkin genel ve limitli bilgi içermektedir. Bu yayın, hukuki görüş ve yönlendirme içermemektedir ve bu şekilde yorumlanmamalı ve kullanılmamalıdır.